Veee..Ahmet Ümit'in Beyoğlu Rapsodisi bitti..İnanılmaz bir sonla karşılaştım...Soğuk duş etkisi yaptı bende...

İzmir'de Makina Mühendisleri Odasında geleneksel açıkhava sineması günleri başladı..Ve bizde kitapladans'ta yazan arkadaşımla, eşlerimizle birlikte gittik..Muhteşem İzmir manzaralı açıkhava sinemamız da daha seyircilerine kavuşmamışken bizde bu güzel manzaranın tadını çıkartmak için bira ve patates kızartmamızı aldık ve güzel bir sohbet başladı başımıza geliceklerden habersiz tabi:)) Film hakkında oscar ödülü aldığı ve Demet Akalın'ın filmin yarısında çıkmasından başka bir şey bilmiyordum..Sanatsal filmleri hep sevmişimdir ama o kadar rüzgar vardı ki bir de biranın etkisiyle sarhoş olduk tabii filme adapte olamadım..Genel olarak belki oyunculuk olarak oscar kazanırdı ama bizim siyah beyaz Türk filmi tadında bir film çıktı karşıma...Hani bu filmi seyretmeseniz çok bişey kaybetmezsiniz..Diye düşünüyorum..Tabi benim fikrime hak vermek için önce filmi seyretmeniz lazım:))

Tatil...Aslında hayatın olmazsa olmazlarından fakat çalışınca bir anlamı olan şeydir benim için..4 günden sonra tatil çekilmez olur eğer durağan bir tatilse...Evden çıkarken şöyle bir bikini denemesi yaptım ..tabi plaj çantasını açtığımda o burnuma çalınan deniz ve tuz kokusu beni benden aldı..Bu haftasonu ilk defa denize girecek olmanın verdiği heycanla eşimle düştük yollara...Ah ah ne çok özlemişim yollardaki o ıtırımsı kokuyu..Cırcır böceklerinin tatilin başladığında melodik gelen sesini sonra işkenceye dönüşünü:) Mordoğan'a vardığımızda hava daha kararmamıştı ve iki hoşbeşten sonra attık kendimizi denizlere..işte ilk buluşma ... Ve o akşam şunu anladım ki insan denize girince yaz gelior tam anlamıyla...oohhh yaaa dedik İzmir'in o bunaltıcı sıcağından sonra burası cennet be cennet..Ve evet kitabım yanımdaydı 200 lü sayfalara gelebildim ancak...Kitap iyi gidiyor..Sanırım artık heycanlı yerleri başlıyor.....